
Kon-Tiki
Senaryo Petter Skavlan
Ödüller 1 Oscar Adaylığı. Diğer 12 ödül & 13 adaylık.
Kon-Tiki, Norveçli bilim adamı Thor Heyerdahl ve beş arkadaşının 1947'de Güney Amerika'nın batı kıyılarından Tahiti'nin doğusundaki adalara yaptıkları yolculukta kullandıkları (efsanevi İnka tanrasına gönderme yaparak) sallarına verdikleri addır. Heyerdahl, eski çağlarda Amerika'da yaşayan insanların, okyanusu salla geçerek Polinezya'da koloniler kurmuş olabileceği düşüncesini kanıtlamak üzere arkadaşlarıyla birlikte çıktıkları yolculuğun güncesini 1950 yılında yayınlamıştır. Bu yolculuk biyografisi ilk kez 1954 yılında siyah beyaz olarak film edilmiştir. 2012 yılında tekrar bu filme konu alınan yolculukta ağaç kütüklerinden yapılan salla 4,300 millik ve 101 gün süren macera anlatılmaktadır. Kon-Tiki 720P görüntü kalitesinde altyazılı izle meniz için sizlerle...
deniz tecrübesi olmayan bir grup arkadaşın böylesine zorlu ve sonu belirsiz bir serüvene atılmaları oldukça etkileyici…
“Gitmekten daha önemli olan, neden gitmek zorunda olduğun”
Yaşanmış gerçek olay ve kişilere dayanan ve onların gerçekleştirdiği inanılmaz yolculuğun macera dolu hikayesi. Filmin ismi olan Kon-Tiki; Norveçli araştırmacı ve kaşif Thor Heyerdahl ve beş arkadaşının birlikte 1947 yılında Peru’dan, Polinezya adalarına yaptıkları 8.000 km yi bulan yolculukta kullandıkları salın adı. Bu ad İnka’ların “güneş ve fırtına tanrısı” nın adıydı. Bu tekne Oslo’daki müzede sergilenmektedir. Gerçek olaylara dayanan ve çekimleri konuya uygun olan Norveç, Malta, Maldivler, New York gibi mekanlarda gerçekleştirilen film, Norveç sinemasının en pahalı filmi aynı zamanda. Film 2013 yılında Norveç adına 85. Akademi Ödüllerinde “Yabancı Dilde En İyi Film” Oscar adayı olmuş, ancak ödülü Michael Haneke’nin “Amour-Aşk” filmine kaptırmıştı. Film Thor Heyerdahl’ın 1920 de çocukluğunun gösterildiği kısa bir bölümle başlıyor. Bu bölümde bile Thor’un donmuş göldeki kırık buz üzerinde gösterdiği cesaretli, cesur, kararlı ve inatçı karakter vurgulanıyor. Ardından hemen 1937 ye geçiyoruz, eşi ile birlikte Polinezya’nın Fatu Hiva adasında incelemeler yaparken, ada yerlileriyle Peru’dakiler arasındaki benzerlikleri keşfeder.Polinezya’ya ilk gelenlerin Asya kıtasından değil, Güney Amerika Peru’dan salla geldiklerini iddia eder. Bu tezini içeren kitabını kimse yayınlamak istemez. O da teorisini ispatlamak için kendisi tekneyi yaparak yola çıkmayı kafasına koyar. Ekibi kurmakta ve sponsor bulmada zorlanan Thor’a ilk olarak Herman kendisine katılır. Diğer üç kişi kendi çocukluk arkadaşlarıdır. Son olarak kamera kullanan Berg onlara katılır. Hiçbirinin deniz tecrübesi yoktur. Thor yüzme dahi bilmemektedir. Peru devlet başkanı projeyle ilgilenir ve sponsor olmayı kabul eder. 1500 yıl önceki şartlara uymak için çok hafif olan balsa ağacından Salı inşa ederler ve 28 Nisan 1947 de yola çıkarlar. Yolculuk esnasında balinalar, köpekbalıkları ve diğer deniz canlılarıyla tehlikeler yaşarlar, dev dalgalarla boğuşurlar, kendi aralarında kavgalar olur ve tüm bu yaşadıklarını kameraya almayı başarırlar. Bu ilkel sallarıyla 101 gün süren 8.000 km lik yol 7 Ağustos 1947 de Polinezya’daki Raroia mercan adalarının olduğu yerde karaya ulaşırlar. Thor’un yolculuk başlangıcında söylediği “İyi olacağına inanırsan her şey iyi olur” sözü gerçekleşir. Bu gözüpek kişilerin bu yolculuk sonrası kısa hayat hikayelerinin filmin sonunda verilmesi de çok iyi olmuş. Bu büyük emek ve zahmetle çekildiği belli olan, güzel ve temiz görüntülere iyi oyunculuk ve yönetime sahip film sinemaseverlerden de ilgi görmeyi hak ediyor. İzleyin, beğeneceksiniz…
Maceraperest ve doğa sever ruhum eğer bir gün bu tür bir şey yapmadan ölürse boşa yaşamış olacağım . iyi filmdi . Kaşif olmam umuduyla bu yorumu da burada bırakıyorum .
Bir an önce maceranızı yaşayın. Hayat kısa, kuşlar uçuyor 🙂 biliyorsunuzdur zaten eminim
Çok güzel. Pi’nin yaşamında bile güzel desem yeri var 🙂
bu sitede yüzlerce film izledim hiç birine yorum yapmadım hep elimi attım ve vazgeçtim ama buna yazmadan edemedim bu bir film değil arkadaşlar inancın zaferi en önemlisi gerçek bir hikayenin tasviri olması filme ve kahramanlarına saygı duymamız gerektiğini gösterir. insan inandığı şeyler uğruna muhteşem şeyler yapabilirmiş gerçekten o olayı gerçekleştirmiş insanlara helal olsun. Tekrar yazıyorum ben bunu film olarak izlemedim o insanlar neyi nasıl başarmış onu merak ettim film ayrıca çok güzeldi 100 günlük yolculuk anlatılamamış arkadaşıma ufak bi ayrıntıdan bahsedeyim ekvator akıntısından sonra zaten sal kendi kendine polenezya ya gidiyor ordan sonrasını anlatmasalarda olur.
hoş bir buruklukla şu yaz akşamı öylece ortada bıraktı beni film.
doğayla iç içe olan filmleri çok severim. mücadelenin yanında naifliğini de gösteren muazzam bir çalışma olmuş bir film.
filmin sonunda akan yazı selinden de göreceğimiz gibi bu güzel insanlar o güzel sallara binip gitmişler. herkes göçmüş bize de izlemesi, hüzünlenmesi kalmış.
ne güzel bir filmdi. bu norveçliler film işini biliyor arkadaş!
filmin girişi güzel… senaryo iyi… fakat 100 günlük yolculuk çok iyi aktarılamamış… 6/10
film norveç yapımıdır son derece başarılı bir filmdir ingiltere yapımı degildir admin
Yine harika bir film seyrettim….paylaşım için teşekkürler….
Bir insanın kendine olan güveninin ve inancının öyküsüde denilebilir.Filmde dünyanın uzak diyarlarından gerçek ve büyüleyici manzaralar var. Sırf bu resimler için bile seyredilebilir.