
Elephant – Fil
- IMDb Puanı 7.2
- Yapım Yılı 2003
- Ülke Amerika
- Yapım Şirketi Fine Line Features
- Film Süresi 81 dakika
Film, Columbine Lisesi’ndeki bir grup gencin, okul cinayetleri konu başlığı altında yaşanan bir günlerine odaklanıyor. Öğrenciler kafeteryada oturmuş sohbet ederlerken içeriye giren iki öğrenci tek kelime etmeden ve bir an duralamadan diğer öğrencilerin hepsini öldürür. Bu işin aslı esası nedir? Bu tarz okul cinayetlerinin arka planında neler yatmaktadır?
Gus Van Sant, oldukça küçük çaplı bir bütçe ve amatör bir ekip ile perdeye aktardığı filmiyle Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye Ödülü almıştır.
Gus Van Sant, oldukça küçük çaplı bir bütçe ve amatör bir ekip ile perdeye aktardığı filmiyle Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye Ödülü almıştır.
5.7 puan ne demektir yahu. ayıp be ayıp.
*** SPOILER YOK *** Film 2003 Cannes film festivalinde Palm D’or alıyor. Gerçekten gündelik ilişkiler ve doğal bir ortamda başlayan film silahları kuşanmış olarak iki öğrencinin okula girmesiyle size bile ürpertiyor.Çünkü çok doğal çok gerçek. Adeta film değil. Cannes’in böyle sosyal bir yararaya parmak basan iyi çekilmiş bir filme ödül vermesi şaşırtıcı değil. Virginia Tech shooting’de , 2007 yani bu film çekildikten sadece 4 yıl sonra tek kişi tam 33 kişiyi öldürüyor !!!
Öncelikle filmin isminde başlayalım neden “ELEPHANT” (FIL)? “the elephant in the living room” tabiri arkadaşlar ingilizcede herkesin bildiği ancak kimsenin bahsetmediği veya çözmek istemediği, çözmek için kılını kıpırdatmadığı sorunlar için kullanılan bir tabir.
Gus Van Sant 1989 Irlanda yapımı bir kısa filmden Elephant ismini aynen almış. Alan Clarke imzalı 39 dakikalık kısa film gerçek polis kayıtlarından alınmış 18 cinayetin nasıl işlendiğini gösteriyor. Filmde diyalog, müzik anlatı filan yok başlıyor ve ardı ardına bu 18 farklı cinayetin faaillerin gözünden nasıl işlendiğini Steadicam tekniği ile gösteriyor. Amacı silahlanma ve toplumdaki şiddetin altını çizmek. Gus Van Sant sadece adı değil çekim tekniğini de bu filmden alıyor.
Peki Alan Clarke Elephant ismini nereden aldı? O da Bernard MacLaverty’dan aldı. Bu tabir (“the elephant in the living room” ) Bernard MacLaverty tarfından kuzey irlanda’da 1960 larda başlayıp 30 yıl hafif yoğunlukta devam eden iç çatışma için kullanılmış (Kuzey İrlanda sorunu). Kuzey İrlanda’nın İngiltereye bağlı kalmasını savunan bir irlandalı grupla, bağımsız İrlanda’ya katılmasını savunan bir grup 30 yıl boyunca rastgele hafif yoğunlukta birbirlerini öldürmüşler (1998’de son bulmuş bu, fatura: %50 si sivil 3500 ölü).
Mass Shooting olayları ABD için tam bir başbelası bunun için biraz okuma yapmanızı öneririm. Rakamlar çok ürkütücü. Columbine (1998) o zaman için 1970lerden itibaren en büyüğü (13 kişi) (öncesinde University of Texas shooting var, 1966, 17 kişi), Columbine sonrası, 231 mass shooting olayı daha oluyor bu sadece okullarda olanlar ve rakama önlenenler dahil değil. 304 kişi bu olaylarda hayatını kaybetmiş.
Filme dönecek olursak, öncelikle okul ortamı hakkında birkaç birşey yasmak istiyorum. Olay 1998’de oluyor, okula bakar mısınız ? Son teknoloji, bina, yemek hane araç gereç kılık kıyafet. Dizüstü bilgisayardan piyanoya fotoğraf atölyesine kadar herşeyleri var herşeyleri (biz o zamanlar okul üniformaları içinde kantinde patatesli ekmek kemiriyorduk). Öncelikle bu varlığı ve gelişmişliği bir görmek lazım. Aynı amerikan sistemi google’lı da çıkartıyor (google 1998’de kuruldu).
Filmde olaylar %100 aslında göre anlatılmamış ama çok iyi bir iş. Macera peşindeki Arkadaşlar değil de bu konuyu araştıran psikolojisini merak eden Arkadaşlar izlerse daha iyi olur. Bu ikili cani arkadaş çok daha büyük bir olay planlıyorlar aslında birkaç yere okul içi dışı ve çok ayrı bir lokasyona da bomba yerleştiriliyorlar polis ekiplerini şaşırtmak için ama patlamıyor bunlar filmed çok anlatılmamış. Amaçları ve yerleştirdikleri bombalar çok daha büyük bir katliam yapabilecek kapasite de onların amacı sadece kurtulanları ve kaçanları otoparkda vurmakmış. Bombalar patlamayınca mecburen okula girmek zorunda kalıyorlar.
Columbine olayı bir dönüm noktası kabul ediliyor, öğrenilmiş ve Sonrasında alınmış önemli tedbirler var ancak buna ragmen önlenemeyen çok fazla olay var. Columbine’dan çıkarılmış dersler: öncelikle shooting olaylarını yalnızlar veya dışlanmış kişiler yapmıyor. Tam bir profil yok o sebeple sadece bu kişilere odaklanmamın bir anlamı yok. Çok farklı etnik, sosyal ve ekonomik sınıftan kişiler bunlar. Tek ortak noktaları hepsinin erkek olması! %98 si bir kayıp sonrası bunu yapıyor, bu bir testten kötü not almak veya bir kız arkadaş tarafından terkedilmek gibi basit bir sebep olabiliyor. Ancak olayların hiçbirisi anlık değil, hepsi çok planlı ve uzun uzadıya düşünülmüş işler. Tam da burada sızıntı faktörü devreye giriyor. ABD öğrenciler öğretmenler bu konuda eğitilmiş durumdalar bu olayların hemen hepsinde bir sızıntı ;(yani planlarından bahsetmişler birilerine) sözkonusu. O sebeple en küçük tehdit affedilmiyor artık. Ev aramalarına kadar gidiyor. Bu şekilde önlenmiş çok fazla olay var. Columbine olayını tekrarlamak istediğini söyleyenler var. Hatta bu iki kişi azizleştirilmiş durumda kendilerine Columbiner diyorlar. Bunların kılığında dolaşanlar var, ya Halloween’de bunların cosplay’ini yapanlar sözkonusu. SWAT gibi ekipler bu tür olaylara çok daha hazırlıklı çünkü Columbine olayında okulun güncel mimari planı ellerinde olmadığından yanlış yerden girip zaman kaybediyorlar. Okullarda özel odalar, kilitler vs. konulmuş acil durum planları yapılmış durumda. Aynı zamanda Active Shooter Protocol diye bir şey var buna göre olayı duyan memurlar polisin veya SWAT’ın olay yerine gelmesini beklemeden içeri girmek silah sesine doğru ilerlemek ve her ne pahasına olursa olsun ateş eden kişileri durdurmakla görevliler. Bu sırada ölmekde olan bir öğrencinin yanından bile geçseler müdahale etmeden ateş açana doğru ilerlemeleri ve etkisiz hale getirmeleri gerekiyor.
merhaba lütfen bu filmi izleyen şahıslardan biri anladıysa bana yanıt versin.
spoiler vermek istemiyorum 1:16:20 dakikasında yaşanan olayın mantığı nedir
gözümdeki dost tablosu darbe aldı
sinema tv öğrencisiyim bundan sınav olcaz gus van sant iyi puan almazsam benden çekeceğin var knki umarım anlaşılır bir filmdir. Puanımı zamanı gelince sizinle paylaşıcam beklemede kalın…
merak ettim nasıl geçti sınavın
Karakterlerin hikayelerini birleştirerek yoğrulması farklı ve samimi olmuş lakin film sıradan bir günü anlatıyor,haliyle sıkıcı geçiyor bu yüzden son kısımlar heyecanlı olmalıydı.İstenen ve beklenen heyecan,adrenalin verilememiş.Sonu da izleyicinin hayal gücüne bırakılmış maalesef.